UZAKTAN EĞİTİM: DÜNÜ, BUGÜNÜ VE GELECEĞİ
Teknolojideki hızlı gelişmeler, bütün toplumları bilgi merkezli bir hayata doğru sürüklemekte ve bunun doğal sonucu olarak da eğitim programları bu yönde düzenlenmektedir. Eğitime yapılan yatırımlar arttığından eğitim politikaları bu bakış açısı ile yeniden şekillenmektedir. Bu bağlamda gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin çoğu son yıllarda eğitim sistemlerini geliştirmek amacıyla birçok yenilikler gerçekleştirmektedir. Özellikle bilim ve teknoloji arasında var olan doğal döngüsel ilişki-bilimsel araştırmaların yeni teknolojileri geliştirirken, yeni teknolojilerin de bilimsel araştırmaların daha uygun şartlarda yapılmasını sağlaması - bilimsel düşünen ve teknoloji okuryazarı bireyleri yetiştirme zorunluluğunu ortaya çıkarmaktadır.
Hiç kuşkusuz bilgi çağı dediğimiz 21. yüzyılda çoklu ortam (hypermedia) araçlarının özellikle bilgisayar ve Internet’in hayatın birçok alanında kullanılması ve hatta evlere kadar girmiş olması, teknoloji okuryazarı bireylerin yetiştirilmesinde öğrenme ortamlarının değiştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Anlamlı öğrenmenin gerçekleştirilmesi açısından öğrencilerin görsel ve düşünsel yapılarını harekete geçirebilecek çoklu ortam destekli öğretim etkinliklerinin geliştirilmesi ve kullanılmasının öğrencilerin başarılarını arttırdığı yönünde sonuçlar alan yazında pek çok araştırma bulgusunda yer almaktadır. Bu noktada, hem öğrenme döngüsü yaklaşımında, hem yapılandırmacı öğrenme teorisinin farklı uygulanma biçimleri olan dört aşamalı model (4E), 5E ve 7E modellerinde, hem de diğer öğrenme teorilerinde sözü edilen aktif öğrenmeye, etkileşime ve kendi kendine öğrenmeye yardımcı olduğundan çoklu ortam araçlarının eğitim ortamlarında kullanımı hızla yaygınlaşmıştır. Özellikle bilgisayar ve Internet teknolojilerindeki gelişmeler öğretme-öğrenme sürecinde kullanılan yöntemleri çarpıcı biçimde arttırmış, eğitimciler çoklu ortam araçlarının kullanıldığı yeni öğretme-öğrenme modelleri geliştirmişlerdir. Çoklu ortam en genel anlamda, bir bilgisayar tabanlı uygulamada, normal yazı, ses, görüntü, grafik, video ve animasyon gibi görsel araçların kullanılmasıyla desteklenen bir kullanıcı ara yüzüdür. Geleneksel eğitimde son yıllarda tepegöz, projektör, video, vb. araçlar kullanılmıştır. Günümüzde ise bilişim teknolojisinin en çarpıcı gelişmelerinden birisi WWW (World Wide Web); normal yazı, grafik, görüntü ve sesin internet üzerinden iletildiği çoklu ortam ağıdır. WWW, kolaylıkla ulaşılabilen, esnek depolama ve görüntüleme seçeneklerini destekleyebilen, kolay, oldukça güçlü bir yayınlama biçimi sağlayabilen ve hipermedya unsurlarını kapsayabilen bir öğrenme-öğretme ortamı olarak tanımlanabilir. Çeşitli ortamlardan, değişik formatlarda alınan malzemeleri bütünleştirme yeteneğine sahip olan Web, eğitmenlerin etkin ve verimli bir ders hazırlamalarına olanak sağlamaktadır. Web tabanlı olarak hazırlanmış olan öğretim materyalleri soyut kavramların öğrenilmesinde etkili bir yoldur.
Bilgi teknolojilerindeki gelişmelere ve özellikle Internet’in eğitim içerisinde yer almasına bağlı olarak uzaktan eğitim, eğitimde önemli bir yer almaktadır. Uzaktan eğitim klasik eğitim ve öğretim anlayışını etkileyecek ve eğitim sürecinin niteliğini değiştirebilecek bir gelişme olarak görülmektedir. Internet ortamında eğitim için Web sayfaları geliştirilmekte ve bu sayfalar metin, grafik, ses ve animasyonlar ile zenginleştirilerek etkileşimli duruma getirilmektedir. Öğrenciler dijital kütüphanelerden akademik yayınları takip edebilmekte, danışmanlara e-posta göndererek projelerini tartışabilmekte ve evlerinden Web tabanlı derslere kaydolabilmektedirler. Günümüz bilişim teknolojisinde insanları birbirine yaklaştıran Web sayfaları; ses ve görüntü araçlarına, etkileşimli araçlara (sohbet, video konferans, vb.), haberleşme araçlarına (elektronik mektup, liste ve haber grupları) ve diğer pek çok kaynağa ulaşımı sağlayan bağlar içerdiğinden, öğretim materyali hazırlanırken herhangi bir kısıtlama olmadan bu olanaklar kullanılabilir. WWW için hazırlanan öğretim materyalleri uygun biçimde tasarlanırsa, bireysel biçimde ilgili içerikle etkileşmesini sağlayacak aktif öğrenme çevreleri yaratılabilir.
Günümüz eğitim yaşantıları incelendiğinde; çevrimiçi derslere kaydolan öğrenci sayısının gittikçe arttığı, eğitim ve öğretimde mevcut yazılım araçlarının ve teknolojinin kullanımının önem kazandığı ve okulların kendi akademik standartlarına, öğretim programlarına ve değerlendirme araçlarına uygun bütünleşmiş eğitim yazılımlarına ihtiyaç duydukları bilinmektedir. Örgün eğitim sistemlerinde öğretim etkinliği genel olarak öğrencilerin değişik zekâ ve öğrenme yetenekleri yerine grubun genel seviyesine göre düzenlenmekte iken, Uzaktan eğitim ve kapsamlı eğitim yönetim sistemleri sayesinde her öğrencinin kişisel özellikleri dikkate alınarak hazırlanmış ders içerikli öğretim etkinlikleri hayata geçirilmeye başlanmıştır. Uzaktan eğitim; zaman, fiziksel kısıtlamalar ve maliyet gibi konularda geleneksel eğitime olan üstünlüğünden dolayı lisans ve lisansüstü düzeyde üniversitelerde, özel eğitim kurumlarında, firmaların hizmet içi eğitimlerinde tercih edilen bir model olarak karşımıza çıkmaktadır. Yatırım maliyetini karşılayacak sayıda öğrencinin olması durumunda Uzaktan eğitim, diğer eğitim sistemleri arasında en ekonomik olanı olarak nitelendirilmektedir. Uzaktan eğitim yaşam boyu öğrenmeyi sağlamak, geniş bir öğrenen kitlesine ulaşmak, farklı kişilerle öğrenme ortamı oluşturmak, tekil ortamlara hapsolmamak, devamsız ya da özrü bulunan öğrencilere ulaşmak, farklı kültürlere sahip öğrencileri, farklı konulara hâkim alanlarda yetiştirmek, örgün eğitim ile ulaşılamayacak büyüklükteki kitlelere eğitim hizmeti götürebilmek, eğitimde fırsat ve imkân eşitliğini sağlayabilmek ve farklı mekânlardaki uzmanlardan faydalanabilmek için gerekli görülmektedir.
Uzaktan eğitimden yararlanarak, konularına göre tarama yapılarak, ilginç ve etkileşimli animasyonlar derslerde kullanılabilmekte; öğrencilerin, bireysel veya gruplar halinde konuları anlatan kendi Web sayfalarını oluşturmaları ya da okullarının Web sayfasına ek olarak bir bölüm koymaları sağlanabilmekte; elektronik posta (e-mail) grupları oluşturarak, öğrencilerin ödevlerini, akıllarına takılan konuları kendi aralarında tartışmaları sağlanabilmekte; öğrenciler ödevlerini, projelerini yaparken öğretmenlerine ve arkadaşlarına çok kısa sürede ulaşarak, çalışmalarına ara vermeden devam edebilmekte; dersin, öğrencilerin ve konuların uygunluğuna bağlı olarak aynı anda çok sayıda öğrenci çevrimiçi olarak sınava girebilmekte ve sonuçlarını çok kısa sürede değerlendirilebilmekte; öğrenciler veri tabanlarına, elektronik kütüphanelere ulaşarak çok önemli bilgileri her türlü araştırmada kullanabilmekte; öğrencilere konuların günlük hayatta uygulamalarını gösteren kaliteli Web adresleri verilerek derse karşı olumlu tutum geliştirmeleri sağlanabilmekte ve Internet’ten araştırma ödevleri verilebilmektedir.
Uzaktan eğitim öğrenme çevresini desteklemenin etkili bir yoludur. Yeni eğilimlerin, bilgisayar ve iletişim teknolojilerini de işin içine katarak, ortaya çıkardığı Uzaktan eğitim gerekli diyalogu sağlamak kaydıyla gereksinimlere cevap verebilecek gibi gözükmektedir. Geleneksel sistemlere göre son derece dinamik bir yapıya sahip olan uzaktan eğitim, öğretim programlarında hem konu hem de yöntem bağlamında yerini almıştır. Öğrenciler kendilerine uygun zaman içerisinde, istenilen sıklıkla ve mekândan bağımsız olarak dersleri takip edebilmektedirler. Ses, video, grafik, iki boyutlu veya üç boyutlu hazırlanmış animasyonlar, anında dönüt alınacak şekilde tasarlanmış yapılarla zenginleştirilmiş materyaller içeren bir uzaktan eğitim çalışma ortamı öğrenciye daha kalıcı ve zevkli çalışma ortamı sağlamaktadır. Aynı zamanda, internetin oluşturduğu sanal dünyayla iç içe olan ve buna uygun bir biçimde tasarlanmış olan bir uzaktan eğitim ortamı, öğrencilerin başkalarıyla kolaylıkla iletişimde bulunmalarına, kendi kendine öğrenmelerine, kendilerini düzenlemelerine ve zamanlarını yönetmelerine imkân tanımaktadır. Sanal ortamda, içerik bakımından çeşitli sayfalara giren, kulüplere üye olan, e-mail gruplarına katılan, istendiğinde dünyanın farklı bölgelerindeki bilgi dağıtıcı (sanal kütüphaneler, haber servisleri gibi) birimlere giren öğrenciler, araç-gereç kullanımını da içeren birçok beceriye sahip olmaktadır. Ayrıca, bu süreç içerisinde öğrencilerin yeni bilgilerle karşılaşmaları sonucu rastlantısal öğrenme de gerçekleşebilmektedir.
Uzaktan eğitim;
- Herhangi bir biçimde örgün eğitime ara verme zorunluluğunun oluştuğu durumlarda güçlü bir alternatif olmasından,
- Teknolojik ilerlemenin mevcut bilgileri hızla eskitmesinden,
- Eğitimli işgücü açığının öğrenmeyi teşvik etmesinden,
- İş dünyasındaki çetin rekabetin şirketleri eğitim maliyetlerini kısmaya itmesinden,
- Küreselleşmenin, şirketleri coğrafi olarak farklı bölgelere dağılmış olan personelinin eğitiminin yeni yöntemlere itmesinden,
- Giderek daha fazla sayıda yetişkin “öğrenci” olma zorunluluğundan,
- Öğrenimin zaman zaman yapılan bir aktivite olmaktan çıkıp, sürekli yapılan bir eylem haline gelmesinden,
- Internet kullanıcılarının sayısındaki patlamanın, Internet’i bilgi aktarmada çok elverişli bir araç konumuna getirmesinden,
- Gerekli bilgiye zamanında ve anında ulaşabilmenin öneminin giderek artmasından,
- Kişiye özel öğrenimin, öğrenimin performansını yükseltmesinden,
- Elektronik öğretimin öğrencilerin katılımını arttırmasından,
- Ulaşım için zaman kaybının söz konusu olmamasından,
- Öğrenim sırasında bir işte çalışmanın sorun oluşturmamasından,
- Bilginin ihtiyaç duyulduğu anda rahatlıkla edinebilmesinden,
- Zaman ve mekân sınırlamasının olmamasından,
- Öğrencinin öğrenme hızına göre programı düzenleyebilmesinden,
- Bazı kişilik özelliklerine sahip öğrencilerin (utangaç, konuşma güçlüğü çekenler vb.) verimliliğinin artmasından ve
- Öğrenim maliyetlerinin önemli ölçüde düşmesinden dolayı zorunlu hale gelmektedir.
Uzaktan eğitim ile ilgili yapılmış olan çalışmalar incelendiğinde, uzaktan eğitimin özellikle bireysel öğrenme sorumluluğunu kazanmış olan, lisans ve lisansüstü öğrenimdeki bireylerde etkili olduğu görülmektedir. Bu çerçevede tüm Dünyada olduğu gibi, ülkemizde de üniversitelerimiz uzaktan eğitim merkezlerini kurmakta, senkron ve asenkron olarak öğretim faaliyetlerini gerçekleştirmektedir. Şu an itibari ile ülkemizde yüzden fazla UZEM (Uzaktan Öğretim Uygulama ve Araştırma Merkezi) bulunmaktadır. Bununla birlikte YÖK tarafından 2 yıl önce başlatılan Dijital Dönüşüm Projesi kapsamında, yeni kurulmuş üniversitelerimizde bulunan 6 binin üzerinde öğretim elemanına ve 50 binin üzerinde öğrencimize eğitim verilmiştir.
Teknolojik gelişmelere uyum, yarattığı fırsat ve neden olduğu aksaklıklar yüzünden, çoğu zaman gönüllülük esasına dayalı bir şekilde gerçekleşmektedir. Ancak bazen yeni teknolojilerin kullanımı zorunluluk halini alabilmektedir. Nitekim tüm dünyanın ve ülkemizin karşı karşıya kaldığı Coronavirüs (Covid-19) salgını hayatı durma noktasına getirmiştir. Bu bağlamda, uzaktan eğitim, hayatın akışını sağlama noktasında sunduğu somut fırsatlarla alternatif bir eğitim yolu olarak karşımıza çıkmaktadır.